(((ALINTI)))
ULUSAL EGEMENLİK ELİMİZDEMİ?
Ulusal egemenlik demek bugunüne ve geleceğine bir ülkenin kendisinin sahip çıkmasıdır.
Bizde de görünürde böyle gibidir.
Ama yalnızca gibidir, ortalıkta dolaşanlar, karar verenler, seçilmişler, yönetenler, atananlar ;
Kendilerinin bağımsız ve egemen olduklarını söylerler.
Ama gerçek başkadır.
ABD doları olmaz ise yaşayamayacaklar
ABD silahı olmazsa savunmasız kalacaklardır.
Bu ülkenin yöneticileri, paşaları, bakanları, muhalefeti
Natoyu,
Centoyu,
IMF yi
Çok severler.
Hele Amerika onlar için bir özlemdir.
Yalnızca bunlarmı?
Bu ülkenin dini ve imanı da bağımlıdır.
Ilımlı İslam Türkiye'ye giydirilmiş bir türbandır.
Bu ülke bir tuhaflıklar bütününüdür.
Diyarbakır belediye başkanının ismini tekmeleyen paşa,
ABD nin karşısında selam durabilir.
Parlemento da DTP var diye oraya girmeyen paşalar Obama var olunca koşup gelirler !
Oysa birinin ötekine ve kendisinin de ona bağımlı olduğunu bilerek görmezden gelirler,
Türk insanını din iman, bayrak kavramları ile esir almışlardır.
Hamasa nutuklar atılır,
Hepsi de Atatürkçüdür.
Türkiyenin kaderini AB girmek ile ABD müttefiki olmak ile anlatırlar.
Daha doğrusu işin kolayı böyledir.
Kendileri buna inandırılmışlardır.
Ama bir şeye inanmamamaktadırlar,
"Hangi bağımsızlık vardır ki yabancıların nasihatlarıyla yükselebilsin? Tarih böyle bir şeyi yazmadı."
Tarihte olmayan bir şeyi bağımsızlık diye Türk insanına yutturmaya çalışıyorlar.
Tam bağımsızlık, ancak ekonomik bağımsızlıkla mümkündür.
Böyle düşünülmüş ve söylenmiştir .
Geldiğimiz yer ise bellidir,
1999-2009 başı arasında ödenen faiz haftalık 700 milyon dolar ile 1 milyar dolar arasında değişti ve 2004 yılında 1 milyar doları dahi geçerek tepe noktasına ulaştı.
Yalnızca bu rakamlar bile Türkiye 'nin borç alan, aldığı borç ile faiz ödeyeyen bir ülke olduğunu anlatır.
Böyle bir ülke de politika, demokrasi, ordu, partiler, medya nasıl bağımsız olur ?
Bu ülkenin terörü bile bağımlıdır !
Mustafa Kemal Atatürk daha da ağırını da söylemiş ve görmüştür.
Çalışmadan ,öğrenmeden, yorulmadan;rahat yaşama yollarını aramayı alışkanlık haline getirmiş olan bir millet ; Önce onurunu, sonra hürriyetini; daha sonrada geleceğini kaybetmeye mecburdur
|
Alıntı Yap
